30 Temmuz 2018 Pazartesi

İyi geceler

Ah bugün değişik birgün. 

İlk aşk, mezarlık, ikinci bahar.. Günün anahtar kelimeleri.. 

Gelecekteki mermaid, bugün hayatın planladığın değil yaşadığın olduğunu iyice kavramıştın. İçin ağlarken dıştan gülüp herkesi nasıl da çok neşeli gibi kandırabildiğini bir kez daha farketmiştin. İnsanların empati yoksunu olduklarını ve bazı insanların (ikinci bahar) mideni bulandırdığını farkettin.  Bir de bi konuda şanslı hissetin: 'gülsel'.

Neşeli bir şarkı bırakıyorum. Bu senin bir dileğine de işaretti mermaid, bakalım bu yazıyı okuduğunda hatırlayacak mısın? :)

-Mermaid-

28 Temmuz 2018 Cumartesi

Bloğumun tanınması ve Kanlı ay tutulması (27 temmuz 2018)

Bloğumu açarken hiç tanınmayı düşünmemiştim :) Zira bu kendime ait bir anı defteri ve insanların takibini çok önemsemiyordum :) Şimdii ee biz gidelim o zaman dediğinizi duyar gibiyim. Bir durun :D Takip edilmeyi önemsemiyordum ancak hiç takip edilmemek de tuhaftı :/ Çelişkiler çelişkiler.. Geçen gün bloğum ilk yorumunu aldı sevgili Çileksuyu 'ndan :) Bugünse,  az önce bloğumu bir açtım bildirimlerde takipler yorumlar :) Yeni blogger arkadaşlar :) Hoşuma gitti. Ancak bunun kaynağı neydi? Ne olmuştu da millet bloğuma gelmişti? Tataaataaam sevgili deeptone yazısında( tık tık) beni tanıtmış :) Ben ınu takip ediyordum ancak onun takip ettiğinden habersizdim :) Sayesinde yeni blogcanlar kazandım. Tekrar çook teşekkür ederim deeptone :) Bloğumu takibe alan tüm blogcanlar hoşgeldiniz :) Mutlu ettiniz :)

Gelelim bugün bloğa girme sebebime. Malum dün (27 Temmuz 2018) Kanlı ay tutulması yaşandı. Buna ek olarak gökyüzünde meteor yağmuru vardı. Ayrıca ayın hemen yanında parlak bir biçimde marsı görebildik. Buraya bi kaç foto atacağım. Bir de şu videoyu bırakıcam. 





Gelecekteki ben; gökyüzü olaylarını hep sevdin ;) Üstteki foto kuzeninden, alttakini sen kendin otobüs beklerken meslek lisesinin orda çektin ;) Unutursam hatırlat bloğum :)
Mermaid

26 Temmuz 2018 Perşembe

Yazıp yazıp siliyorum

Bloğu açtığımdan beri yazıp yazıp silmekteyim. Sinirle açtım. Dün geceden beri gerginim (rüya).

Bugün 'Marc Levy'inin ''Gelecek sefere'' romanını bitirdim. 

Regl olduğum için denize gidemedim.

Anılarımın birçoğunu hatırlamıyorum. Nörolojiye mi gitsem ? Ama muhtemelen stresten.

2-3 gündür şu şarkıya tık tık... takmış durumdayım. Seviyorum çok :) Zaten J fla 'nın sesine bayılıyorum.
 
Böyle işte sevgili bloğum, anı defterim, dert ortağım :)

Mermaid

24 Temmuz 2018 Salı

Ufuk açan youtuberlar : Başak Kablan ve Barış Özcan

Son 1- 1,5 yıldır youtube müptelası gibi bişeyim. Özellikle takip ettiğim kanallar Barış Özcan, Başak Kablan , bizevdeyokuz , serrose ve Bir hayalin Peşinde  :)

Bu kanalların ortak noktaları 
-Hepsi dürüst ve oldukları gibiler. Bazı youtuberlardan farklı olarak..
-Farklı ve cidden yararlı şeyler öğreniyorum.

Başak Kablan'ın o bıcır bıcır anlatımına bayılıyorum:) Bir de çok net bir insan; oturmuş bir karakteri var :) O kadar farklı şeyler öğrendim ki.. Mesela 'kendin olmanın önemi', farklı belgeseller, diziler , fikirler vb..

Barış Özcan zaten herkesçe bilinen bir tip. Kendi halinde ve maşallah genel kültür tap! Vloglarının ciddi araştırmalar yapılarak özenle hazırlandığı belli.

Not: Bunlar kendim için not. Gelecekteki ben bir zamanlar bunları izliyordun unutma. :)


Mermaid




Diyet serüvenim : MADO (kalp) ben :D

Bugün diyetimin 6. günü :) Taaaa nisanda diyetisyene gitmiştim. Sonrasında 3,5 kg vermiştim Ancak yine yarıda bırakmıştım.  Sütlü kahve arkadaşım sonunda diyetisyene gitti. Ben de onla birlikte tekrar başladım. Aynı yerde değiliz sütlü kahveyle ; malum yaz tatili. Whatsapp aracılığı ile birbirimize yediğimizi içtiğimizi yollayıp kendimizi  güdülüyoruz :) Bakalım pes etmeden istediğimiz kilo ve bedene ulaşabilecek miyiz? Yarın tartı günümüz. 

Gelelim yazımın başlığındaki mado olayına :) MADO'ya karşı garip bir önyargım vardı. Bana aşırı pahalı ve nası desem o paraya değmez bi yer gibi gelirdi :/ Taaaki bugüne kadar. AVMye gittim bugün. Ara öğün yapmam gerekiyordu. Canım dondurma istiyor ama kalorili, şekerli diye gidesim de yoktu. Ve garip biçimde '' madoya oturim de bi dondurma yiyim'' düşüncesi geçmişti kafamdan kiiii ben MADOya oturan bir tip değilim :D Neyse sevdiğim kahve dükkanı kapandığı için ve diğer mekanlar aşırı gürültülü(aşırı yüksek sesle hareketli kafa şişiren müzikler çalıyolar ya) olduğu için MADOya oturdum bugün. Garson kız menüyü getirdi. İlk sayfalar hep dondurma! Anaaam bir de ne göreyim diyabetik dondurma var, şeker ilavesiz dondurma var. Ben bunu görünce bir mutluluk :) Üstelik dilim dilim spariş verilebiliyormuş. Kendime birer dilim incirli ve hurmalı şeker ilavesiz dondurma söyledim. Çok güzeldi. Ayrıca bu şekilde diyetimi bozmadığım için de ayrı sevindim 💓 Üstüne çay söyledim. Çayın sunumu çok hoştu. Yanındaki minnak kurabiyeyi çantama attım başka zaman yerim diye 😅Biraz günlük yazdım. Öyle işte sevgili blogcuğum :)

Bugünlük bu kadar :)

Mermaid

21 Temmuz 2018 Cumartesi

Paulo Coelho : HİPPİ (HİPPİE)

Bugün itibariyle Paulo Coelho'nun Hippi'sini bitirmiş bulunmaktayım. Uzuuun uzuun kitap tanıtımı yapmıycam. Sadece bir kaç not düşücem :
  • Paulo Coelho'nun felsefesinin kökenleri bu kitapta yatıyor.
  • Kitabı okuyunca Hippi nedir- ne değildir, hippi döneminde dünyadaki siyasi olaylar - örneğin sorbonne üniversite işgali, ABD-RUS soğuk savaş dönemi , maocular gibi - ve hippiler için önemli mekanlar 'Dam meydanı' gibi öğrendim.
  • Kitapta Türkiye ile ilgili kısım güzeldi. Özellikle Atatatürkle ilgili kısım 💓 mütüştü. Bir yabancı tarafından  büyük Atamızın ve yaptıklarının anlatımının böyle güzel ifade edilmesi, yabancı ülkelerde okunacağını düşünmek gurur verici.
  • Paulo Coelho ve sufilik deneyimi kitabın süpriziydi :)

İşte böyle sebgili bloğum. Bugün gerginim çokca. Ama o konulara girmiycem. Kitapla ilgili notumu yazar, geleceğe bir not bırakıp çıkarım ben :)

Mermaid

7 Temmuz 2018 Cumartesi

Bir dilek


.....lı yaşlarımın son günlerini yaşıyorum..
Bir dileğim var. Bakalım olacak mı?
Şu ... yıllık hayatımda hiç gerçekleşmeyen bir şey..
Bakalım olacak mı?
Şu an ezan okunuyor.
Doğumgünümden sonra yazıcam evren duy beni!
Tanrım duy beni!



Mermaid

2 Temmuz 2018 Pazartesi

Anneanne reçelinin hissettirdikleri..

Geçen anneannemin yaşadığı yere bir hayır(adak/şükür) için gittim. Anneannem dönüşte reçel koydu : ''vişne reçeli'' . Canım anneannem..

Kimbilir onunla ne kadar zamanımız kaldı? Yaşlanıyor diye önce onun vefat edeceğini düşünüyorum ama belki de ben ölüp gidicem..

Anneannemin reçeli bana garip bir şekilde kendimi şanslı hissettirdi. Hala yaşayan bir anneannem var ve bizi düşünüyor. Reçel yapıp veriyor mesela. Mesela kardeşime uygun pijama buldu mu alıveriyor. Onu görünce sıkı sıkı sarılıp hiç unutmak istemediğim mis kokusunu içime çekmeme izin veriyor. Çocukluğumda onunla güzel anılarım var mesela : panayır ritüelimiz, yazları onda kalışlarım, ayağım çatladığında bir bayram bana bakması ve daha bir çok anı...

Annem yok artık ama ananem hala hayatta. Annemin yerini asla tutamaz. Asla.
Ama anneannemin hayatta olması güzel.

Ona annemin hastalık sürecinde çok kızmıştım bazı şeylerden. Bir misal babaannem gibi kardeşime bakmıyor. Ama olsun.

Ölüm, annemin ölümü.. Hayata bakışımı, beni değiştirdi.
Kimse ölmesin istesem de ölecek. Ben ne zaman ölücem acaba?

Bir de artık uzun uzun düşünmüyorum insanların, arkadaşlarımın davranışlarını onlardan beklentilerimi karşılamamalarını.. Annem  -beni en çok düşünen insan- yok. Artık kimse beni onun kadar sevmiycek ve nazımı çekmiycek.. O yüzden boşveriyorum. Acımı da çeken anlar..

Mermaid