Bugün sinirimi bozan 'toplumsal cinsiyet eşitsizliğine' bir örnek yaşadım. Sonra boşver dedim kendi kendime. Bunlar böyle. Hoş boşveremiyorum :/ Eğitim önce 'eğitimlilere şart'.
Durumum şu an tam da bu! Bir sürü şey yapmak istiyorum ama plan yapamıyorum! Bunun sebebi ;
1)Uykusuzluk
2)bunu ben de bilmiyorum?
Resim çizmek, kitap okumak, ingilizce fransızca öğrenmek, gezmek, ylisansı verimli geçirmek, dinlenmek, zayıflamak.. bla bla bla.
Bir plan program oturtamıyorum. Kafama çok çok şey takıyorum! Bunları yapmamalıyım!
Misal bugün dansa gitmedik ve bu benden kaynaklı değildi. Bana iyi gelen birşeyi başkasına bağımlı olduğum için yapamadım. Neyse sağlık olsun.
Bugün bir de 'anlayışsız' oldum. Aslında stres topu oldum. Alttan alıp anlayış gösterdiğim insanların bana istediği gibi davranabileceğini düşünmesi beni rahatsız ediyor. Ama takmıycam.
Bir de 'onu çok özledim'. 11 ay oldu dile kolay..Bunu kimseyle konuşamıyorum. Yakın arkadaşlarımdan birinin de annesi vefat etti. Onunla konuşamıyorum çünkü çok zor. Başka insanlar özellikle 'en yakın arkadaş' sormuyor-aramıyor kendi modunda. Hoş zaten onu kaybettiğimde de yoktu. Yoğun bakım hastalık ölüm duyduğum an kopuyorum ortamdan. Bir ağlama hissi hıçkıra hıçkıra ve etrafa çaktırmama çabası. Çünkü kimse canımın ne kadar yandığını görmesin istiyorum.
Neyse bir iki de güzel şey düşeyim ve modumu yükselteyim
1)Researchgate hesabım var artık
2)sağlığım yerinde çok şükür ki en önemlisi bu. Tamamen ruhen daralıyor olabilirim ama olsun 'D
3)Udemy'i keşfettim . Değişik ve güzel kurslar
Şimdi noodle yiyecek bir big bang theory izleyeceğim sonra da ylisans ödevimi yapıcam. Ama uykum gelirse uyuycam dinlenicem ;)
Bu şarkının tınısını seviyorum. Sözlerini anlamasam da ruhuma dokunuyor; benden birşeyler anlatıyor gibi geliyor. Sözlerine baktım da evet bazı açılardan ben. Ancak çok şükür iyiyim. Sadece 'onu çok özledim'.
Unne Bel Historie bana hep Issız Adam filmini çağrıştırmıştır. Ama bugün pinkket'in şu yazısını gördüğümde -muhtemelen şarkının türkçesini altına yazdığından- lise yıllarımı, çocukluğumu hatırlattı.
Ortaokuldaydım sanırım annemin iş arkadaşı Dr. Refika abla, bana birkaç kez fransızca birşeyler öğretmişti. ''Adımı söylemeyi, nasılsın? napıyosun?' demeyi öğrenmiştim mesela Fransızcayı sevdiğimi hatırlıyorum. Tabiki bu amaçlı bir fransızca öğrenme çabası değildi, öylece kaldı.
Babamın açık lise'den kalma fransızca kitapları vardı ; hala da durur. Lisedeyken karar vermiştim fransızca öğrenecektim. Ama onu hiç yapamadım. Bizim yanımızda liseyi okuyan Deniz ablam evlenerek Fransaya gitti. O fransızcayı öğrendi ama ben hala ve hala öğrenemedim. Lisedeyken ingilizce öğrenme amacımı geliştirmek için hazırlık olan bir üniversite-bölüm seçtim. İngilizceyi öğrendim, çok iyi olmasa da ingilizcem var artık. Ama fransızca? Bu saatten sonra ne kadar öğrenirim bilmiyorum ama planlarım arasına Fransızca öğrenmeyi de ekliyorum ;) Fransızca maceralarımı da burdan paylaşacağım :) Tabi önce kitap ve uygun uzaktan eğitim kurslarına bakıcam ;)
Bu hafta pazarımı evkızı modunda geçirdim :D Şimdi gelsin tarifler :)
Ev yapımı Sütlaç
Malzemeler
1 Su bardağından bir parmak eksik pirinç
2 Su bardağı su
1 Su bardağı toz şeker
3 Su bardağı süt
1 yk un
1 tatlı kaşığı vanilin (isteğe bağlı)
Yapılışı Pirinçleri güzelce yıkıyoruz. Ardından pirinçleri bir tencereye koyuyoruz. Üzerine suyu ekliyoruz ve pirinçleri haşlıyoruz. Pirinçler haşlanıp yumuşayınca üzerine diğer malzemeleri ekliyoruz ve ara ara karıştırarak pişiriyoruz. Kaynamaya başladıktan sonra kısık ateşte 5 dakika daha pişirip (arada karıştırın ama sık değil) altını kapatıyoruz. Kaselere boşaltıyoruz. Sıcakken buzdolabına koymuyoruz. Soğuduktan sonra buzdolabına koyacaksak ağzını streç filmle kapatıyoruz ki üstü kurumasın :)
Yapımı Zeytinlerin sert, yüzeyi pürüzsüz olanlarını kavanoza, kavanozun üzerinde biraz boşluk kalana kadar dolduruyoruz. Üzerine malzemeleri koyuyor, ağzını kapatıyor ve sallıyoruz. Kesinlikle su ve yağ kullanmıyoruz. Zeytinleri yıkamıyoruz. Tuz zaten tüm mikropları öldürür. Zeytinleri kuracağımız kapta da su olmamalı. Her gün zeytinleri çalkalıyoruz. 3 günde bir kavanozun kapağını açıyor ve hemen kapatıyoruz (Bu işlemi haftada bir de yapabilirsiniz). Zeytinde sıvı çıktığını görüceksiniz bu zeytinin acı suyudur. Yemeden önce süzün. 2,5 ay sonra zeytinimiz hazırdır. Yağlayıp yiyebilirsiniz. :)
Evde Ayva Reçeli Yapımı
Malzemeler
6 adet ayva
6 subardağı şeker
3 kabuk tarçın / 4-5 karanfil (Aroma verir. İsteğe bağlı)
Su
Limon
Yapımı
Ayvaları soyup küçük küçük doğruyoruz. Doğradığımız ayvaları limonlu suya atıyoruz ki kararmasın. Daha sonra ayvaları süzüp tencereye koyuyoruz. Üzerine su ekliyoruz su miktarı, ayvaların üzerini 2 parmak geçecek kadar olucak. Kabuk tarçınları veya Karanfili veya her ikisini birden atıp kaynamaya bırakıyoruz. Kaynadıktan bir 10 dakika kadar sonra tarçın ve karanfilleri alıyoruz. Şekeri ekleyip kaynamaya bırakıyoruz. Üzerinde oluşan tortuyu alıyoruz. Ayvaların aşırı yumuşamamasına dikkat ederek reçel koyulaşınca altını kapatıyoruz. Soğuduktan sonra kavanozlara dolduruyoruz ;)
Gezmek, yeni yerler keşfetmek, yeni insanlar tanımak çok istediğim başaramadığım ve artık hayatımın 2. planında olan bir şey. Neden 2. planım? Özellikle Annemi kaybettikten sonra kardeşimden(down sendromlu) çok uzak kalamıyorum en fazla '4 gün' ayrı kalabildim son 10 aydır..Önemli olan onun huzuru, mutluluğu ve sağlığı benim için.
Yağmur ve Emre'yi gördükçe keşke diyorum ben de daha cesaretli daha girişken daha korkusuz bir insan olaymışım o yaşlardayken. Hoş onlardan çok da büyük değilim :/ Bir 4 yaş var aramızda. Ancak kpss- garantili bir işe yerleşmeye bayağ bir odaklandım. Ekonomik özgürlük benim için çok önemliydi. Hastalıkların eksik olmadığı bir yaşantım olduğu için 'sigorta' 'izin' hakları olan bir iş, üniversiteden mezun olduktan sonra ilk hedefim oldu. İşi elde ettim: bu sefer özel sorunlardan parasız dünya turunu geçin parayla bile çok yer göremedim. Fırsat oldukça günübirlik, iki günlük gezmeler yaptım ancak onlarda yurtiçi ve genelde bildiğim yerler. Yakın bir arkadaşımın hep müsait olmasını bekledim ancak o hiç müsait olmadı. Yurtdışına çıkmayı hep istedim. Bir türlü beceremedim. Özellikle koreyi ve italyayı görmeyi çok istiyorum.
Tüm bu gezemediğim zamanlarda önce Biz Evde Yokuz 'u facebook hesaplarından takip ediyordum hala da ediyorum. Instagram ve bloglarını da takip ediyorum. Gerek anlatımları gerek fotoğraflamaları mütüş :) Bloggerlarla ilgili bir oylamada onları oylamıştım çünkü sonuna kadar hakediyorlar :) Onlarla bayağ bi yer görmüş, bayağ birşey öğrenmiş oldum ben de! Bir çanakkaleli olarak videolarını çok beğenmiştim ;)
Sonra Emre Durmuş 'u keşfettim facebookta. Emre 'nin farklı bir enerjisi ve anlatımı vardı. Onu da ınstagram, yotube ve blog sayfasından takip etmeye başladım. Canım sıkıldıkça youtube videolarını izledim. Her youtube yeni yayın bildiriminde heyecanlanıyorum :D Bugün nerede napıyoruz hissine kapılıyordum. couchsurfing i sayesinde keşfettim :D Yağmur Arat ı da Emre sayesinde keşfettim :) İstanbulda bir semt videosunda ve çanakkale-gökçeada kamplarını izlemiştim Emre'nin youtube hesabında. Sonra Japonya turu maceralarını takipe etmeye başladım. Çok tatlı bir kız! Onun bir kız olarak yalnız başına dünya turu yapmasına hayranım!
Şimdiler de Yağmur ve Emre birlikte seyahat ediyor. Ve bunun olacağını tahmin etmiştim :D
Bunlar dışında çeşitli gezginlerin hesaplarını, interrailtürkiyeyi ınstagramdan takip ediyorum.
Ancak Yağmur, Emre, Duygu ve Bilgehan 'ın yeri ben de ayrı ;) Bunlar en beğendiklerim, en zevk alarak izlediklerim :)
Bugün malum öğretmenler günü :) Dün 10/A sınıfındayken kapı açıldı ve tatatataaam yandaki orkideyi getirdi çiçekçi. Ben şok tabi. Kafamda 'kim yolladı ya bunları ''acaba ... mı? Yok o değildir beceremez. Yenice'de bana kim yollar ya?' soruları uçuştu. Karta bir baktımki kuzenciklerimin süprizi :) Nasıl mutlu oldum anlatamam :) Bir duygulandım :( Bu arada okulda da büyük süksem oldu :D Öğrencilerin, öğretmenlerin diline düştüm :D
Sağdaki kupa ve bardak altlıkları okulun hediyesi :) Tatlı müdür yardımcımız boncukgözün seçimiymiş :) Zaten bu tarz bişey okuldan verseler ne güzel olur diyodum ve verdiler :)
Sonra bitanecik arkadaşım Limo ile starbucks keyfi yaptık. Limo ile starbucks da türk kahvesi içmeyi çok seviyoruz. Fincanın tabağındaki fallar filan acayip hoşumuza gidiyor. Bugün bana 'göz' çıktı. Çekemeyenlerim var demekmiş :D Canım Limom benim.. Anneciğini kaybedeli 50 gün oldu, zor günler geçiriyor ama bunca şeyin için de beni de düşünüyor. Küçük küresi almış bana için de iki kız yanyana oturuyor :)
Gelelim 5 Kasım'da yapılan yökdil sonucuma.. Aşağıda görmektesiniz :) Açıkcası çalışmadığım halde 57.500 almak beni mutlu etti. Çalışsam rahat 70 ve üstü alırmışım.
Plannerlar şu aralar çok populer: junopaper (bu favorim), latuapaper ve mymiaplanner gibi farklı markaların tasarımlarını sık sık sosyal medyada görüyorum. Hatta Junopaper 'dan geçenlerde bir yakınıma (güzel bir planner seti aldım :) Çok beğendi ;)
Sonra kendime de almak istedim ancak çok pahalı geldi :/ Sonra instagramda gezinirken bir sayfa keşfettim 'Magistraiuris' :) Yukarıda gördüğünüz fotodaki plannerlar onun eseri :) Ücretsiz olarak bloğunda https://magistraiuris.wordpress.com/ paylaşıyor :) Önce takvim olanı mail attı bana ;) Sonrasında da haftalık planlayıcıyı bloğundan indirdim. Çok güzeller :) Bir iki de değişik sticker aldım mı tamamdır ;)
Youtuber Barış Özcan'ı biliyosunuzdur. 10 yıldır youtubedaymış! Bunu duyunca ne güzel dedim hem sevdiği birşey yapıyor, insanları bilgilendiriyor hem de gelecekte bunlar onun için kalıcı bir anı olacak.. Sonra bloğum geldi aklıma.. 2 temmuzda açmışım ama açış o açış.. Bi kaç haftadır hep yazmak istiyorum.. Ancak daha önce bir blog deneyimim oldu ve bloğa yazı yazmayı pek hoş şekilde bırakmadım.. Ama delicesine yazmak da istiyorum! Zaman geçiyor ve yaptıklarımı, okuduklarımı unutuyorum. Unutmamak için yazmak, yazmak ve yine yazmak istiyorum. Kaderi bilemem ama şu an bi yandan da 'zinciri kırma' videosu denk geldi ve dinliyorum. Ve bloğun, uzun zaman sonraki bu ilk yazısının adını burdan ilhamla değiştirdim. 2017 sonunda dek böyle gidecek bu! Sizde izleyin bir ;)
Telefonuma playstore'dan hedef ve alışkanlıklar listesi indirdim :) Ve farklı farklı hedefler girdim :) Bu hedeflerden biri 'hergün bloğa bir yazı' :) Diğerler hedeflerimi yeri geldikçe paylaşıcam :)